Çocuğumun Özgüvenini Nasıl Arttırırım?
Çocuklarda Özgüven
Çocuklarda özgüven doğumla birlikte gelişmeye başlayan, çevrenin etkisiyle şekillenen bir olgudur. Yaşamın ilk yıllarında özgüveni geliştiren en önemli faktör anne baba tutumlarıdır. Anne babanın çocuğa verdiği mesajlar özgüveni geliştirebilir, aynı zamanda eksiklik de yaratabilir. Anne babadan sonra öğretmen ve daha geniş çevre özgüveni desteklemeli, gelişmesine yardımcı olmalıdır.
Elbette kimse çocuğunun özgüveninin eksik olmasını istemez. Zaman zaman otomatik davranışlar, kendi ebeveynlerimizden gördüğümüz ebeveynlik tutumları ile istemeden de olsa çocuğun özgüvenini olumsuz yönde etkileyebiliyoruz.
İçedönüklük ve özgüven
Öncelikle bir çocuğun içedönük olması özgüveninin eksik olduğu anlamına gelmeyebilir. Doğuştan gelen mizacımız var. Bazılarımız mizacı daha içedönük bazılarımızda daha dışadönük olabilir.
Her ikisinin de avantajları vardır.
Dışadönük çocuklar daha sosyal alanlarda başarılı olabilirken, içedönük çocuklar sanat alanında başarılı olabilir.
Özgüven eksikliği, çocuğun içedönüklüğünün, işlevselliği bozduğu anlamına gelir.
Örneğin; çocuk akranları göre daha sakin, sosyal olarak daha az kişiyle ilişki kuran bir yerde. Fakat ihtiyaçlarını dile getiriyor. Bu durum içedönüklüktür ve bu desteklenmesi gereken bir şey diyemeyiz.
Bir diğer çocuk, akranlarıyla iletişim kurarken zorlanıyor, yetişkinlere ihtiyaçlarını söylerken çekiniyor, genel olarak sessiz kalıyorsa burada özgüveni desteklememiz gerekir.
Özgüveni nasıl destekleriz?
Öncelikle çocuğun utanç anlarında; yapmakta, söylemekte zorlandığı zamanlarda onu desteklemek adına kurduğumuz baskı onları daha da utandırabilir. Üstünde bir baskı hissedebilirler. Yapamadıkları için de yetersiz hissedebilirler.
Neleri yapamadıklarına değil, neleri yapabildiklerine odaklanalım. Onların güçlü olduğu alanlarda onlara destek olmamız çok daha işlevsel olacaktır. Yapabildiklerini onlara hatırlatmış oluruz. "Bu resim harika, çok güzel bir hayal gücün var." "Bu ihtiyacını bana söylediğin için teşekkür ediyorum." "Tam da buna ihtiyacım vardı, nasıl anladın?"
Çekindikleri anlarda onlara minik minik destek olabiliriz. "Bu resmi bana anlatmak ister misin? Peki, anlatmak istemedin. Ben biraz incelemek istiyorum. Çok beğendim. Daha sonra istersen, seni dinlemek çok isterim." "Sanırım arkadaşın seni rahatsız etti, bu konuda ne yapabilirsin? Rahatsızlığını söylerken sana eşlik edebilirim."
Onların her an yanında olduğumuzu hissettirmek güven verir. Meselemiz özgüveninin eksik oluşu değil, bizim nasıl destek olacağımız olmalıdır.
Psk. Gizem ÖZYÜREK